Ve Yerebatan
Sarnıcı...
İçine girdiğiniz andan itibaren dışarıyı unutup tatlı bir sessizliğe bürünebileceğiniz bir yer.
Suyun huzuru... Işık ve karanlığın uyumu...
İçine girdiğiniz andan itibaren dışarıyı unutup tatlı bir sessizliğe bürünebileceğiniz bir yer.
Suyun huzuru... Işık ve karanlığın uyumu...
Ayasofya’nın
güneybatısında bulunan Yerebatan Sarnıcı, diğer adı ile Bazilika Sarnıcı’dır.
Bizans İmparatoru I. Justinianus (527-565) tarafından yaptırılan bu büyük
yeraltı sarnıcı, suyun içinden yükselen ve sayısız gibi görünen mermer sütunlar
sebebiyle halk arasında “Yerebatan Sarayı” olarak isimlendirilmiş.
Bizans döneminde
bu çevrede geniş bir sahayı kaplayan ve imparatorların ikamet ettiği büyük
sarayın ve bölgedeki diğer sakinlerin su ihtiyacını karşılayan Yerebatan
Sarnıcı, İstanbul’un Osmanlılar tarafından 1453 yılında fethinden sonra bir
müddet daha kullanılmış ve padişahların oturduğu Topkapı Sarayı’nın bahçelerine
buradan su verilmiş.
Sarnıcın
kuzeybatı köşesindeki iki sütunun altında kaide olarak kullanılan iki Medusa başı, Roma Dönemi heykel sanatının şaheserlerindendir. Ve bu Medusa Başı heykelleri için anlatılan bir çok efsane
vardır.
Bu şehir için anlatılacaklar kolay kolay bitmez sanırım...
Bu şehir için anlatılacaklar kolay kolay bitmez sanırım...
Sahaflar Çarşısı
mesela. Öğrenciliğimde en çok gittiğim yerlerden. Eski yeni bir çok kitabın
olduğu, ulu çınarların gölgesinde, kitap sever kedileriyle birlikte bir bütün
olmuş eski kağıt kokan güzel yer...
Ve bir çok ünlü
eserin minik halini görebileceğiniz, kendinizi dev gibi hissedeceğiniz
Miniatürk de görmeniz gereken yerler arasında...
En çok
sevdiklerimin minik halleri de çok güzel...
Yorumlar
Yorum Gönder