Hemen deneyin,
bir sonraki gün, uzun bir aradan sonra ama mutlaka deneyin...
Mutfak her zaman herşeyin yolunda gitmediği bir yerdir. Mutfak sürprizlerle dolu bir yerdir. Bu sürprizlere alışmak zaman istiyor, uzun yıllar alabiliyor. Tamam oldu, tam kıvamında diyebilmek çok zor.
Mutfakta birşeyler denemeye başladığım ilk zamanlarda herşeyi yapmak isterdim, denerdim. Bazen uygun malzeme olmazdı, ben yine denerdim, uydurmaya çalışırdım, tarifteki gibi olmazdı tabii...Onlu yaşların sonuna doğru daha bir merak duyar ya insan mutfağa karşı, bütün yemek tariflerini daha çok da pasta, kurabiye tariflerini okur ve aklıma yatanları biriktirirdim yaparım bir gün diye, hala öyleyim... O zamanlarda böyle tarif bulma şansımız yoktu, bazen gazetelerde ya da onların eklerinde ya da az sayıdaki yemek dergilerinde görürdüm değişik tarifleri. O tariflerin çoğunda da adını duymadığım malzemeler olurdu çoğunlukla, şimdi şimdi aklıma geliyor da anlıyorum, çoğu yabancı dergilerden çeviriymiş...
Şimdi durum çok farklı, teknoloji bize bir çok kolaylık sağlıyor, bir çok tarif, bir çok püf noktası hemen ulaşabileceğimiz bilgiler artık...
Yemek yapmam gerektiği zamanlara geldiğimde ise en önemli yardımcım Leman Cılızoğlu`na ait Yemek Pişirme adındaki kitaptı, aslına bakarsanız halen de en büyük yardımcım bu kitap, içindeki bilgiler her zaman işime yarıyor.
Dedim ya mutfak sürprizlerle dolu diye; özenerek yaptığınız bir yemeğin yandığı, tuzunu atmayı unutarak pişirdiğiniz yemeklerin sofraya gittiği, pişti sandığınız ama hala kıtır kıtır kalan fasulyelerin yenmeye çalışıldığı, keklerin kabarmadığı, kurabiyelerin çok sert olduğu, özenle uyguladığınız bir tarifin aslında hiç de öyle olmadığını gördüğünüz andaki moral bozukluğunun yaşandığı bir yer işte mutfak...
Sonraları öğrendim tabii her tarifin uygulanamayacağını ya da bir takım değişiklikler yapılması gerektiğini.
Mutfak değişik bir yer, herkesin mutfağı farklı, aynı malzemelerle çok farklı lezzetlerin oluştuğu, herkesin kendi damak zevkine göre tariflerini uyguladığı bir yer. Tarif alırken buna da dikkat etmem gerektiğini anladım zamanla, kimine göre tuzlu, kimine göre çok pişmiş, kimine göre acı...
Bazen de yapamadığımı bir kez daha yapmaya korktum yine olmaz diye yıllarca, rulo pastanın keki mesela, ilk yaptığımda çok sert olmuştu ve bir daha yapmamıştım yıllarca.
İlk yapılanlar tamam da ya bir çok defalar yaptıklarım, bazen olabiliyor işte her zaman yaptığım bir kek aynı olamayabiliyor.
İşte böyle durumlarda hiç canınızı sıkmayın, yalnız değilsiniz, bunlar hepimizin başına gelebiliyor...
İlk zamanların acemiliği yavaş yavaş kayboluyor, daha az sürprizle karşılaşmaya başlıyorsunuz.
Mutfakta korkak davranmayın, olmayanlar sizi yıldırmasın, yine yapın, yine yapın, farklı kişilere sorun yine yapın, kendi damağınıza en uygun lezzeti yakalamaya çalışın ve en önemlisi de sevginizi yaptığınız yemeğe ilave edin, severek yapın, sevdiklerinizi düşünerek yapın, deneyin göreceksiniz, malzemeniz az da olsa sevginizden bir tutam kattınız mı nasıl da lezzetleniyor mutfağınız...
Mutfak her zaman herşeyin yolunda gitmediği bir yerdir. Mutfak sürprizlerle dolu bir yerdir. Bu sürprizlere alışmak zaman istiyor, uzun yıllar alabiliyor. Tamam oldu, tam kıvamında diyebilmek çok zor.
Mutfakta birşeyler denemeye başladığım ilk zamanlarda herşeyi yapmak isterdim, denerdim. Bazen uygun malzeme olmazdı, ben yine denerdim, uydurmaya çalışırdım, tarifteki gibi olmazdı tabii...Onlu yaşların sonuna doğru daha bir merak duyar ya insan mutfağa karşı, bütün yemek tariflerini daha çok da pasta, kurabiye tariflerini okur ve aklıma yatanları biriktirirdim yaparım bir gün diye, hala öyleyim... O zamanlarda böyle tarif bulma şansımız yoktu, bazen gazetelerde ya da onların eklerinde ya da az sayıdaki yemek dergilerinde görürdüm değişik tarifleri. O tariflerin çoğunda da adını duymadığım malzemeler olurdu çoğunlukla, şimdi şimdi aklıma geliyor da anlıyorum, çoğu yabancı dergilerden çeviriymiş...
Şimdi durum çok farklı, teknoloji bize bir çok kolaylık sağlıyor, bir çok tarif, bir çok püf noktası hemen ulaşabileceğimiz bilgiler artık...
Yemek yapmam gerektiği zamanlara geldiğimde ise en önemli yardımcım Leman Cılızoğlu`na ait Yemek Pişirme adındaki kitaptı, aslına bakarsanız halen de en büyük yardımcım bu kitap, içindeki bilgiler her zaman işime yarıyor.
Dedim ya mutfak sürprizlerle dolu diye; özenerek yaptığınız bir yemeğin yandığı, tuzunu atmayı unutarak pişirdiğiniz yemeklerin sofraya gittiği, pişti sandığınız ama hala kıtır kıtır kalan fasulyelerin yenmeye çalışıldığı, keklerin kabarmadığı, kurabiyelerin çok sert olduğu, özenle uyguladığınız bir tarifin aslında hiç de öyle olmadığını gördüğünüz andaki moral bozukluğunun yaşandığı bir yer işte mutfak...
Sonraları öğrendim tabii her tarifin uygulanamayacağını ya da bir takım değişiklikler yapılması gerektiğini.
Mutfak değişik bir yer, herkesin mutfağı farklı, aynı malzemelerle çok farklı lezzetlerin oluştuğu, herkesin kendi damak zevkine göre tariflerini uyguladığı bir yer. Tarif alırken buna da dikkat etmem gerektiğini anladım zamanla, kimine göre tuzlu, kimine göre çok pişmiş, kimine göre acı...
Bazen de yapamadığımı bir kez daha yapmaya korktum yine olmaz diye yıllarca, rulo pastanın keki mesela, ilk yaptığımda çok sert olmuştu ve bir daha yapmamıştım yıllarca.
İlk yapılanlar tamam da ya bir çok defalar yaptıklarım, bazen olabiliyor işte her zaman yaptığım bir kek aynı olamayabiliyor.
İşte böyle durumlarda hiç canınızı sıkmayın, yalnız değilsiniz, bunlar hepimizin başına gelebiliyor...
İlk zamanların acemiliği yavaş yavaş kayboluyor, daha az sürprizle karşılaşmaya başlıyorsunuz.
Mutfakta korkak davranmayın, olmayanlar sizi yıldırmasın, yine yapın, yine yapın, farklı kişilere sorun yine yapın, kendi damağınıza en uygun lezzeti yakalamaya çalışın ve en önemlisi de sevginizi yaptığınız yemeğe ilave edin, severek yapın, sevdiklerinizi düşünerek yapın, deneyin göreceksiniz, malzemeniz az da olsa sevginizden bir tutam kattınız mı nasıl da lezzetleniyor mutfağınız...
Ne guzel yazi paylasmissin..mutfagim bana ait hic korkmam yapar boza yine yaparim..herseyi katar bazen cikarir tadini bulana kendime uydurana kadar karistiririm:) sevgiler canim
YanıtlaSilsana kesinlikle katılıyorum,mutfak ve yemek zamanla el alışkanlığı ve malzemeleri tanımakla daha iyi hale gelebiliyor,benimde ne anılarım var mutfakla ilgili ama yılmadım,her kategoride muhteşem miyim? tabi ki değilim ama çok çok daha iyiyim..
YanıtlaSilÇok güzel ifade etmişsiniz. Gerçekten bir yaptığı diğerini tutmayabiliyor insanın. Laboratuvar gibi çalışmak gerekir herhalde tutsun diye. Olduğu gibi kabul etmek lazım mutfaklarımızı :) Ben mesela güzel olsun diye uğraşırsam mahvederim tarifi :) Ama yılmak yok :)
YanıtlaSilYazınız çok anlamlı. Yazdıklarınız mutfak çerçevesinde bana çok şey ifade ediyor. 40 yaşına gelip de hala mutfakta kötü olan biri olarak :))
YanıtlaSilAma ben bu yazıyı başka türlü de gördüm. Sen hayatı anlatmışsın aslında. Hayat tam da dediğin gibi. Zor zamanlar mutlaka olacak, önemli olan bu olumsuz durumlara bizim verdiğimiz tepki. Durumumuzun iyi yada kötü olmasını belirleyen şey, olayın kendisi değil, bizim bu olaylara verdiğimiz tepkidir. Başarısızlık da, olmadı deyip, işin peşini bırakmaktır. Yoksa alınan istenmeyen sonuç başarısızlık değil, tecrübedir. Bırakıp peşinden gitmemek başarısızlıktır.
Ellerinize sağlık. Çok anlamlı ve güzel bir yazı olmuş.
Sevgilerimle...
ilk zamanlar bende yaptığımı çöpe atardım ama şimdi çöp merakla bekler oldu, daha çok beklersin dedim ona
YanıtlaSil