Ve moda başkenti
Milano;
QUADRİLATERO D`ORO
( Altın Dörtgen ); pahalı alış-verişin merkezi sayılan bölge. Malikanelere
benzer dükkanlarda çeşitli markaları görmek mümkün, alış-veriş yapmak için
düşünmek gerek...
BOENES AİRES
CADDESİ; daha ucuz dükkanların bulunduğu bir cadde. Avrupa`nın en uzun
alış-veriş caddesi. Baştan başa yürümek
gerçekten yorucu ama eğlenceli...
Milano
sokaklarını gezmek de çok ilginç çünkü evler çok güzel ve tarihi anlatıyor.
Bu
kadar tarihi binanın yanısıra bir de modern ve çok katlı binaların da bulunduğu
bir bölge var Milano`da. Yeni şehrin oluşumunda modern etkileriyle dikkati
çeken binalar bunlar.
Tramvaylar ve otobüsler sizi istediğiniz yere
rahatlıkla götürüyor. Biz en çok tarihi olarak nitelendirdiğimiz küçük tramvayları
çok sevdik. Ahşap kapıları ve ahşap oturma yerleri olan, içinde kendinizi bir evde
hissetmenize neden olan tavan lambaları bulunan tramvaylar çok şirindi.
En önemli ulaşım
araçlarından biri de motosikletler, her yerde görmeniz mümkün, sesleri sürekli
kulaklarınızda.
Şehir merkezden
dışarı doğru büyüyen daireler şeklinde düzenlenmiş olduğu için, aynı
kaldırımdan yürümeye devam ederseniz eğer başladığınız yere gelmeniz mümkün,
yani kaybolma riski çok az.
Pizza ve makarna
İtalyan kültürünün klasik yemek türü. Makarna sosları da çok çeşitli. Risotto
ise pilava benzeyen biraz daha lapamsı ve parmesan peyniri ile servis yapılan
bir yemek. Peynir çeşitleri çok fazla. Bir de sebze çorbası vardı;
Minestrone... Tam benlik, elbette denemek için listemde. Tiramisu, profiterol ve
chiacchiarare de kendine has tatları ile İtalyan mutfağının vazgeçilmeyen
tatlılarından.
Tabii ki
zeytinyağı; hemen hemen her masada zeytinyağı şisesi görmek mümkün. Bu da benim
gibi zeytinyağını seven biri için güzel bir fırsat.
Başka ülkelerin
yemeklerine alışamamış olanlar için de seçenekler mevcut, her yerde olduğu gibi burada da Mc Donalds imdada
yetişiyor... Belli ki bu durumda olan bir çok insan var çünkü uzun uzun
sıralar beklemek zorunda kalabiliyorsunuz. Ekonomik olması da düşünülecek
olursa bu kuyruklar tabii ki kaçınılmaz.
Dondurmalardan da
bahsetmek gerek çünkü çok çeşitli ve lezzetleri çok güzel. Küçüklüğümde İstanbul`da
yediğim Roma dondurmasının neden güzel olduğunu ve isminin neden Roma olduğunu
daha iyi anlamış oldum. Biz hindistancevizlisini çok sevdik.
Gezi Tarihi:6-9/04/2012
Ben de gezip görmek çok istiyorum. İnşallah kısmet olur bir gün çok öpüyorum:)
YanıtlaSilCok guzel oralar. Resimlerle gezmis kadar oldum canim..
YanıtlaSilDondurmalar zaten lezzet diyor..
iyi gezmeler..
Fotolar harika
YanıtlaSilNe güzel bir gezi olmuş
Sevgiler
Guzel ozetlemissin. Tatil guzeldi ama hindistan cevizli dondurma tek kelimeyle muhtesemdi :) Parcaciklar insanin agizina geliyordu... Dondurma icin bile tekrar gitmeye deger :)
YanıtlaSilevet benimde imk ilgimi o dondurmalar cekti ve ekrana yapistim :)
YanıtlaSilresimlerin hepsi birbirinden guzel, gezi harika gecmis belliki
teşekkür ederim hepinize, umarım sizler de gitme fırsatı bulursunuz. Biz eşimin işinden dolayı Cenevre`de olunca, bu yerleri gezmek daha kolay oluyor. En fazla 4-5 saatlik mesafelerle değişik yerlere rahatlıkla gidebiliyoruz. Bana da bu yerleri anlatmak kalıyor işte, faydalı olabiliyorsam ne mutlu bana...
YanıtlaSilGezi yazılarını okumaya bayılıyorum. Siz de harika anlatmışsınız. Aslında geçen yıl planlayıp da ertelemek zorunda kaldığım bir İtalya turu vardı. Bu resimleri görünce mutlaka gerçekleştirmem gerektiğini düşünüyorum..
YanıtlaSilTekrar gitmiş kadar oldum...tramvayı görmemiştim onun için tekrar gitmek lazım, bana eski olsun da ne olursa olsun. Eskici Ebru :)
YanıtlaSil